5 Haziran günü, 1970’li yılların başında dünya genelindeki çevre sorunlarının uluslararası boyutta tartışılır hale gelmesinin ardından, 1972 yılında İsveç'te yapılan Birleşmiş Milletler Çevre Konferansı’nda alınan bir kararla ‘Dünya Çevre Günü’ olarak kabul edilmiştir.
Dünya nüfusundaki hızlı artış, çarpık kentleşme ve sanayileşme, doğal kaynakların bilinçsiz kullanımı gibi faktörlere de bağlı olarak ortaya çıkan çevre sorunları, bütün insanlığın geleceğini tehdit eder hale gelmiştir. Bu faktörlerin tetiklediği küresel ısınma; iklim değişikliklerine, buzulların erimesine, sellere, yangınlara neden olarak dünyamızı daha az yaşanılabilir bir hale getirmektedir.
Tarihimiz boyunca milletimiz, dünyanın bize verilen bir nimet olduğuna, insanoğlunun bu nimeti korumakla, israf etmeden kullanmakla mükellef olduğuna, verilen nimetlerde insanların ve canlıların hakkı olduğuna inanmıştır. Nimeti israf ve nimeti gözetmemek bir nankörlük ve hakka tecavüz olarak algılanmıştır. Bu yüzden doğa ve çevrenin korunmasına ve hayvan haklarına yönelik yasal düzenlemeler yapılmış, doğa, çevre ve canlılar kanun ve nizamnamelerle korunmuştur.
Tarihimizden örnek alarak çevre konusunda daha çok duyarlı olmalıyız, kaynaklarımızı bilinçsizce tüketmemeli, geri dönüşüm konusunda hassasiyet göstermeli, her türlü israftan kaçınmalıyız. Bizler, bizden sonraki nesillere güzel bir doğa ve çevre bırakmakla yükümlüyüz.
Bu duygu ve düşüncelerle; 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nün, çevre konusunda bizleri bir kez daha düşünmeye ve yapabileceklerimizi gözden geçirmeye katkı sağlamasını temenni ediyor, tüm vatandaşlarımıza güzel, temiz bir çevrede, mutlu, huzurlu ve sağlıklı bir ömür diliyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Kaymakam Salih AĞAR